26 Ekim 2010 Salı

İhtimal ki bir gün mutlaka

Bir çift zarın ( altı ve altı )gelme ihtimali nedir sorusu ile karşılaşan bir çok kişi hemen kafasından hesaplama yapmaya başlayacaktır. Düz mantık gidersek birinci zarın bir olduğunun kabul ettiğimizde  sırası ile bir artı bir, bir artı iki........ şeklinde giden ihtimaller zinciri içinde duruma , zamana ve kişinin performansına göre bir çok farklı versiyon üretmek mümkündür.

Aynı soruyu 49 sıralı rakam arasında 6 tane rastgele rakamı bilebilmek olarak değiştirdiğinizde de yine ihtimaller hesabı zihninizi dolduracaktır. Çok büyük bir olasılıkla ortay çıkan rakam milyonda birden küçüktür.

Neticede ister bir çift zarla altı ve altı kombinasyonunu  bulmak hedeflensin ister 49 sıralı rakam içinde rastgele belirlenmiş altı tanesini ikinci defa yakalama şansı  aranıyor olsun ihtimallerin versiyonları insanı ümitsizliğe düşürecek kadar çoktur. Onun için insan zekasının o muhteşem dinamiği içinde çeşitli şans ve şansızlık senaryoları üretiriz. Bizlere şans getirdiğine inandığımız fetişlerimiz ve daha önemlisi şansızlık getirdiğine inandığımız kâbuslarımız vardır. Kâbuslarımızın sayısı fetişlerimizden fazladır daima ve her seferinde yeni fetişlerimize eşlik eden kâbuslarla boğuşuruz uykumuzda.

Hayatın kendiside bir kumardır eninde sonunda. Milyarlarca sperm içinde ne sağlıklı olan ile yumurtanın en uygun zamanında, buluşması, hayat dediğimiz yalnızca başı ve sonu belli bu tiyatro oyununun nasıl rastlantılara kaldığına çok güzel bir örnektir. Her gün eve gitmek için kullanılan yolunan bir kararla değiştirilmesi, asansörde hayatımızın kadını ile karşılaşmamız bunların hepsi hayatımızda rastlantıların olasılıkların işgal ettiği önemli bölümü karanlıkta parlayan bir fener gibi gözler önüne serer.

Hayat sevinçle üzüntü arasında değişen duyguların kolektif toplamını ve daha fazlasıdır. Bu gün üzüldüğümüz konu ve olaylar yarın bizler için büyük ihtimalle anlamsız kalacaktır. Bunu bile bile üzülmeye ve sıkılmaya devam edeceğimiz kesin. Böylece bizlere verilen çok önemli bir hediye ellerimizin arasından akıp gidecek ve biz çok sonra farkına varacağız kaybettiklerimizin değerini.

Hayatımız bir kumar, bir olasılık hesabı olduğuna göre öncelikle düz mantıkla bakmayı öğrenmek gerekiyor hayatın kendisine, Atılan iki zarın “Altı ve Altı” kombinasyonunda gelmesi olasılığı yalnızca yüzde ellidir. Aynı şekilde sıralı 49 rakam içinden rastgele altı rakamın tekrar etme olasılığı da yüzde ellidir. Çünkü diğer bütün seçeneklerin (altı ve altı kombinasyonu dışında)  bir anlamı yoktur.  

Şimdi bir istatistikçi bulun ve ona sorun “İstediğim cevabı bulma ihtimalim yüzde elli  ise bu işe gireyim mi? Hemen yüzü aydınlanıp hararetle tavsiye edecektir. Hayat denen rastlantılar yumağında yüzde elli çok önemli bir rakamdır ve hayat her şeye rağmen yaşamaya değer.

27.10.2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder